Zeki İnsanların Sessizliği: Türkiye’nin En Büyük Kaynağını Harekete Geçirmek

Her dönemin kendi kahramanları vardır. Kimi kılıçla savaşır, kimi kalemle, kimi akılla. Ama bazı dönemler vardır ki, sessiz kalan zekâlar en büyük kayıptır. Bugün Türkiye’nin gerçek potansiyeli, suskun beyinlerde, yorulmuş idealistlerde ve kenarda kalmış üretken insanlardadır ve ne yazık ki, bu potansiyel, dış güçlerden daha büyük bir tehditle, yani değersizleştirme kültürüyle susturulmuştur.

“Bir milletin serveti toprağında değil, zeki insanlarında gizlidir.”

Zeki İnsanların Sessizliği Bir Güvenlik Meselesidir

Zeki insanlar konuşmadığında, zayıf fikirler güçlenir. Bilgi üretimi durduğunda, propaganda devreye girer. Bugün Türkiye’nin en az konuşulan güvenlik riski, beyin göçü değil, beyin suskunluğudur. Her gün televizyonlarda aynı yüzler, aynı ezberler… Oysa Türkiye’nin dört bir yanında milyonlarca düşünen, analiz eden, çözüm üreten zihin,“beni kimse dinlemiyor” diyerek geri çekiliyor. Bu sessizlik, bir kayıtsızlık değil, bir tükenmişlik işaretidir ve bu sessizliği kırmadan, Yeni Türkiye Yüzyılı inşa edilemez.

“Zeki insanlar sustuğunda, gürültü fikir sanılır.”

Neden Sustular?

Çünkü fikirler değil, taraflar konuşuldu.

Çünkü üretmek yerine, övünmek kolay geldi.

Ve en acısı: “düşünen insan tehlikeli” anlayışı yerleşti.

Ama artık o dönem bitti. Bu topraklarda düşünen insan değil, suskun insan tehlikelidir. Zira geleceği ancak stratejik akılla ve adaletle kurabiliriz.

Nasıl Konuşturabiliriz? (Çözüm Önerileri)

Bu sessizliği kırmak milli bir görevdir. Sadece hükümetin değil, üniversitelerin, belediyelerin, STK’ların ve özel sektörün sorumluluğudur.

1. Milli Beyin Platformu

Üniversite, sanayi, savunma ve gençlik arasında sürekli iletişim kuracak dijital bir “Zekâ Platformu” oluşturulmalı. Her Türk genci, fikrini doğrudan devlete ve özel sektöre sunabilmeli. Bu platform, “Zekâdan Ürüne” dönüşüm zincirinin ilk halkası olmalı.

2. Milli Fikir Kampları

Her yıl 81 ilde “Milli Fikir Kampları” düzenlenmeli. Gençler, mühendisler, akademisyenler ve stratejistler hasılı düşünen sahaya dönük proje üreten strateji geliştiren herkes, ülkenin sorunlarına çözüm üretmek için bir araya gelmeli. Bu kamplar sadece fikir üretmekle kalmamalı; üretilen fikirler için devlet destekli yatırım fonu kurulmalı.

3. Zekâ Teşvik Programı

Bugün popüler kültür yarışmaları milyonlarca TL ödül dağıtıyor. Peki ya en iyi strateji geliştiren, en yaratıcı çözüm üreten, en etik yeniliği bulan insanlara ne veriyoruz?

Milli Zekâ Teşvik Programı, her yıl ülkenin geleceğine yön verecek fikirleri ödüllendirmeli.

4. Sessiz Beyinler Projesi

Uzmanlar, öğretmenler, akademisyenler, mühendisler, yıllardır konuşmadıkları fikirleri bu programda paylaşmalı. Yurt dışına gitmiş Türk beyinleri, çevrim içi oturumlarla yeniden Türkiye’nin akıl sistemine dahil edilmeli.

“Bir milletin gücü, geri dönen beyinlerinde değil, yeniden inanan beyinlerindedir.”

Zekâyı Millileştirmek

Zekâ evrenseldir ama yönü millî olmalıdır. Yani zeki olmak yetmez; vatansever zekâ gerekir. Bu fark, bizi taklit eden değil, yol açan millet yapar.

Milli zekâ sistemi için:

• Üniversitelerde “Stratejik Zekâ Enstitüleri” kurulmalı,

• Devlet politikalarında “Analitik Düşünme Raporları” zorunlu hale getirilmeli,

• Kamu yönetimi karar süreçlerine bağımsız fikir meclisleri dâhil edilmelidir.

“Zekâ bir hediye değildir; bir sorumluluktur.”

Birlikte Düşünme Kültürü

Türkiye’nin en büyük açığı, düşünme biçiminde birleştirici bir kültürün olmamasıdır. Fikir tartışmaları, düşmanlık zeminine oturmaktadır oysa tartışma, düşmanlık değil ilerleme aracıdır.

Zeki insanlar bir araya geldiğinde, çatışma değil sinerji doğar. Bu yüzden “Milli Akıl Buluşmaları” düzenlenmeli ve siyaset üstü, parti dışı, millet merkezli bir “ortak akıl masası” kurulmalıdır.

Sonuç: Türkiye’nin En Büyük Gücü, Hâlâ Konuşmadı

Bir milletin kaderini belirleyenler, çoğu zaman en çok konuşanlar değil, doğru zamanda konuşanlardır. Şimdi o zaman geldi. Zeki insanlar artık susmamalı. Çünkü sessizlik lüksü, bu yüzyılda bir ihanettir ve Türkiye, bu çağda zihinleri üretmeyen milletlerin nasıl yavaş yavaş tarihten silindiğini izlememelidir.

“Zeki insanları susturan toplum, geleceğini susturur ve zeki insanlarını konuşturan millet, tarih yazar.”

Son Söz

Bugün Türkiye’nin en stratejik kaynağı ne petrol ne altın ne de gazdır. En stratejik kaynak: Zeki insandır. Bu insanları bulmak, korumak, örgütlemek ve üretime dönüştürmek, milli bir görevdir.

“Vatan, sadece sınırlarla değil; zeki zihinlerle korunur.”

Gürkan Karaçam

#zeka #zeki #türk

Yorumlar

Yorum bırakın