“19 Mayıs: Bir Milletin Ruh Dirilişi, Emperyalizme Karşı Akıl ve Cesaretle Yazılan Destan!”

Tarih 19 Mayıs 1919. Güneş, Karadeniz’in üzerine doğarken yalnızca bir gün değil, bir milletin yeniden var oluşu doğuyordu. O sabah, Samsun’a ayak basan yalnızca bir asker değildi; o sabah Anadolu’ya ayak basan, kadim Türk milletinin yüzyıllardır mayasında yoğrulmuş bağımsızlık aşkıydı.

Mustafa Kemal Atatürk bir lider değildi yalnızca; o, bir psikolojik harp ustası, bir zihin stratejistiydi. Onun savaş alanındaki zekâsı ne kadar keskinse, halkın ruhunu ayağa kaldırmadaki ustalığı da o kadar derindi. Emperyalizm, silahla değil; önce bilinçle, sonra birlikle, sonra inançla yenilir diyordu mealen.

“Savaşlar önce zihinlerde kazanılır; kalpler cesaretle dolmadan, toprak kurtulmaz!”

@stratejivefikirler

O gün, milletin zincire vurulmuş kaderini kırmak için sadece bir tüfek değil, bir fikir patlaması gerekiyordu. 19 Mayıs işte o fikrin adıdır. Bu bir başkaldırının değil, bir uyanışın başlangıcıydı. Çünkü Atatürk biliyordu ki, düşmanın en güçlü silahı tank değil, halkın umutsuzluğudur.

“Emperyalizm, umutsuz beyinleri işgal eder ve diriliş, umutla başlar!”

@stratejivefikirler

Mustafa Kemal, işgal ordularını yenmeden önce, Anadolu halkının zihnindeki esareti kırdı. Hutbelerle korkutulan, okullarda susturulan, sokaklarda sindirilen bir milletin öz güvenini yeniden inşa etti. O yüzden 19 Mayıs, bir çıkartma değil; bir ruh mühendisliğidir.

“Bir milletin kurtuluşu, onun gençliğe verdiği bilinçle başlar.”

@stratejivefikirler

Atatürk, gençliğe yalnızca bir ülkeyi değil, bir fikri emanet etti: Tam bağımsızlık. Bu öyle bir mirastı ki, yalnızca coğrafyayı değil; karakteri de korumayı gerektirir. Gençliğe Hitabe’de yazılı satırlar, psikolojik harp karşısında birer zırh gibi kuşanılacak vecizelerdir.

“Düşmanın silahı varsa, senin de sana ait fikrin olsun. Fikri olanın zinciri olmaz!”

@stratejivefikirler

Bugün, emperyalizm eski kılığında değil. Artık dizilerde, oyunlarda, sosyal medyada karşımıza çıkan, bizi bizden eden bir kılıkta. İşte tam da bu yüzden, Atatürk’ün 19 Mayıs’ta başlattığı bilinç savaşı hala sürüyor ve kazanılmayı bekliyor.

“Psikolojik harp, ekranla yapılır; karşı koymak için ekranı değil, aklı parlat!”

@stratejivefikirler

Gençler! Gözlerinizi açın! Sizler yalnızca geleceğin değil, bugünün de diriliş muhariplerisiniz. Her attığınız adım, her öğrendiğiniz bilgi, her inandığınız değer, bu savaştaki merminizdir.

“Bir tweet, bir kitap, bir söz… Hepsi emperyalizme karşı birer cephedir!”

@stratejivefikirler

Unutma genç kardeşim: Senin damarlarında akan kan, Alparslan’ın Malazgirt’te döktüğü kanla kardeştir. Senin alın terin, Fatih’in surlara sürdüğü inançla aynı mayadandır. Senin bilincin, Mustafa Kemal’in Samsun’da yaktığı ateşin küllerinden doğmuştur-doğmalıdır.

“Kökünü unutan, dalını kaybeder. Unutma: Sen Oğuz’sun, sen Mete’sin, sen Atatürk’sün!”

@stratejivefikirler

Ve mesubun olmakla her daim iftihar ettiğim Aziz Türk Milleti!

Bizim mücadelemiz hiçbir zaman yalnızca sınırları korumak olmadı; bizim kavgamız, zihinsel işgale karşı uyanık kalabilme kavgasıdır. Çünkü bu milletin vatanı olduğu kadar, bir ruhu da var ve o ruh, 19 Mayıs’ta yeniden dirilmiştir.

“Millet, bir siperi kaybedince değil, umudunu-ruhunu kaybedince yıkılır.”

@stratejivefikirler

Son sözümüz şudur: 19 Mayıs bir bayram değil yalnızca; bir hatırlatmadır. Emperyalizm karşısında özgürce düşünebilen her zihin, bir Samsun’dur artık. Ve her genç, bir Mustafa Kemal’dir.

“Samsun’a bir kez çıkılmaz. Her bilinçli adım, yeni bir çıkıştır!”

@stratejivefikirler

Gürkan KARAÇAM

#19mayıs #emperyalizm #gençlik #zihinseldireniş #teslimolmuyoruz

Yorumlar

Yorum bırakın