“Bazı kitaplar okunmak için değil, yönlendirmek için yazılır.”
@stratejivefikirler
Her casus romanı bir kurgu değildir. Bazıları, zihinlere sinsice inşa edilen stratejik planların sahne provasını yapar. Kimileri eğlence zannederken, kimileri düşünmeden ezberler. Ve o ezberler, toplumun refleksini yavaş yavaş değiştirir. İşte istihbarat, en derin hamlesini burada yapar: Satır aralarında.
“İstihbarat, en çok okunan değil; en az fark edilen cümlede saklanır.”
@stratejivefikirler
İngiltere: James Bond’un Dumanında Kaybolan AlgıIar
Fleming’in yarattığı Bond karakteri, bir ajandan çok, bir zihin haritasıdır. Her serüven, İngiliz aklının dünyanın merkezinde olduğunu fısıldar. Bunu da bir silahla değil, bir ceket ütüsü kadar zarif anlatır. Bond hiçbir zaman tam anlamıyla kaybetmez. Çünkü İngiliz istihbaratı, “yenilmeyen ajanın” arkasına saklanarak yüzyılın propagandasını yapar.
“Gerçek bir istihbaratçı, düşmanın zihnine kahraman olarak girendir.”
@stratejivefikirler
ABD: Tom Clancy’nin Kitapları, Pentagon’un Kütüphanesinden Farksızdır
Red Storm Rising, Patriot Games, Executive Orders… Clancy’nin kitapları sadece kurgu değil, adeta askeri simülasyonlardır. ABD, kendi içindeki stratejik planları önce romanlaştırır, sonra kamuoyunun tepkisini ölçer. Hangi ülke düşman olarak işlendi? Hangi silah sistemi ön planda? Bunlar, masum detaylar değildir.
“Bazı romanlar halkı eğlendirmek için değil, devleti test etmek için yazılır.”
@stratejivefikirler
İsrail: Mossad’ın Romanları, Gerçekten Daha Tehlikeli
Victor Ostrovsky’nin By Way of Deception adlı kitabı, sadece ifşa değildir; aynı zamanda yönlendirme aracıdır. Mossad, bilgi sızdırmaz; bilgi üretir. Yazılan her satır, okuyucunun zihnine Mossad’ın “yenilmezlik efsanesini” işler. Korkuyu büyütür, itirazı küçültür. Düşmanını sindirmenin yolu, onu kitaplarda bile çaresiz göstermektir.
“Bazı korkular kurşunla değil, kelimeyle inşa edilir.”
@stratejivefikirler
Çin: Kurguya Gerek Yok, Gerçek Zaten Kurgudan Daha Soğuk
Unrestricted Warfare kitabı, klasik savaş tanımlarını yerle bir eder. Çin, edebi kahramanlara ihtiyaç duymaz; çünkü istihbaratları, tüm toplumu birer ‘veri savaşçısı’na dönüştürmüştür. Kurguya gerek kalmadan, yaşanmışlığı kodlayan bir sistem kurmuşlardır. Batı’nın “gizli” dediği şey, Çin’de açıktan uygulanır.
“Gerçeğin kendisi yeterince keskinse, kurgunun kılıcına ihtiyaç kalmaz.”
@stratejivefikirler
Rusya: Karanlığı Yazıya Döken Stratejik Soğukkanlılık
Rus casus romanları, genellikle kasvetli ve gri tondadır. Çünkü Kremlin’in zihniyeti, duygudan değil disiplinden beslenir. Romanlar, Kremlin’in soğukkanlılığını ve merhametsiz analizini işler. Kurgular korkutmaz; soğuk gerçeklik korkutur. Putin sonrası Rus aklı bile hâlâ bu karanlık edebiyatın gölgesinde işler.
“Bazı ülkeler kitaplarla değil, kitapların soğukluğu ile yönetir.”
@stratejivefikirler
Peki Ya Türkiye?
Bugüne dek Türk istihbaratının kalemi ya eksikti ya da fazlasıyla romantikti. Kurgular, gerçeklerin altını çizmek yerine kahramanlık destanlarına saplanmıştı. Fakat şimdi, bir roman çıkıyor ki; sadece kurgusu değil, taşıdığı mesajlar da bir “uyanış” niteliğinde:Ahıskalı Zekha’nın Yükselişi. Görünürde bir istihbarat romanı… Ama yalnızca bu kadar değil. Zekha’nın yükselişi, Türk aklının küresel sahneye sızışıdır. O bir karakter değil, geleceğin stratejisi. Ve bu roman, sadece okunmak için değil, anlaşılmak için yazılmıştır.
“Bazı kitaplar, milletin kaderini yeniden kurgulamak için doğar.”
@stratejivefikirler
Ahıskalı Zekha’nın Yükselişi yayımlandığında Türkiye, bu romanda gizlenen “sessiz stratejiyi” görmeli ve ona sahip çıkmalıdır. Çünkü bu roman, bir kurgu değil, bir dirilişin kodlanmış halidir. Ve unutulmamalıdır ki;
“Bir milletin uyanışı, bazen, bir karakterin bakışından aldığı ilham ile başlar.”
@stratejivefikirler
Gürkan KARAÇAM
#roman #abd #ingiltere #bond #çin #rusya #israil #türkiye #ahıskalı

Yorum bırakın