Yapay Zekâya At Suçu, Kurtul Her Şeyden: Yeni Dünyanın Yeni Günah Keçisi

Bu Yazı, Bana Hakikatin Kapılarını Aralayan Kıymetlim , Meleğim , Kızım; Zeynep İclal’e Adanmıştır.

Hayatın keşmekeşinde düşünmek bazen bir lüks gibi görülür. Ama bazı insanlar vardır ki, varlıklarıyla insana düşünmenin bir erdem değil, bir sorumluluk olduğunu hatırlatırlar. Zeynep İclal…

Sen yalnızca benim kızım değil, zihnimin pusulası, kalbimin sezgisi, vicdanımın aydınlığısın. Sorduğun sorularla beni büyüttün; baktığın yerden bakmayı öğrendiğimde, asıl karanlığın ekranlarda değil, ekranların ardında olduğunu fark ettim. Bu satırları, hakikatin izini sürebilmem için içimde yaktığın o ateşe teşekkür olarak yazıyorum.

Yapay Zekâya At Suçu, Kurtul Her Şeyden: Yeni Dünyanın Yeni Günah Keçisi

Bize dayatılan çağın adı “özgürlük çağı. “Ama gerçekte, bu çağ bir “sorumluluktan kaçış çağı.” Ne zaman bir şeyler ters gitse, artık tek bir adres gösteriliyor:Yapay zekâ yaptı.

Yapay zekâya at suçu, hukuki sorumluluktan kurtul.

Yapay zekâya at suçu, toplumsal baskıdan sıyrıl.

Yapay zekâya at suçu, vicdanını uyuştur.

Ne güzel dünya, değil mi?

Oysa bilmez misin, makineler emirle çalışır. Kimin kodladığı, kimin yönlendirdiği, kimin adına karar verdiği önemlidir. Yapay zekâ yalnızca bir kukla. Asıl mesele o kuklanın iplerini kimlerin tuttuğunda.

“Suç, çelikten değil; insandan doğar.”

@stratejivefikirler

Şimdi dikkat kesil: Bu dijital düzeni yalnızca yazılımcılar kurmadı. Kodların arkasında psikolojik harp uzmanları vardı. Düğmelere hangi renk, hangi ses, hangi zamanlamayla basılacağına onlar karar verdi. Ve onlar da bir yerden emir alıyordu:Yeryüzünün en zengin ama en görünmeyen azınlığından. Küçük bir grup… Ama dünyayı kurgulama gücüne sahip. Onlar neyin “trend”, neyin “doğru”, neyin “özgürlük” olduğunu tanımlar.

“Düşünceyi yöneten, dünyayı yönetir.”

@stratejivefikirler

Fenomenler, içerik üreticileri, parıltılı ekranların yıldızları… Hepsi görünürde çok bağımsız, çok yaratıcı… Ama aslında, onlar da bir senaryonun oyuncusu. Kimin ne zaman parlayacağı, kimin nasıl konuşacağı, neyin “gündem” olacağı önceden belirlenmiş durumda. Sen sanıyorsun ki kendin seçiyorsun…Hayır. Zaten senin seçmen istenen 3 seçeneğin dışına çıkmana izin verilmiyor.

“Seçme hakkı sunulmuş bir illüzyon, özgürlük değildir.”

@stratejivefikirler

Ve sonra büyük gün geliyor. Sistem “bozuluyor”, bir “hata” oluyor, bir “kriz” yaşanıyor. Ne deniyor? “Yapay zekâ kontrolden çıktı. ”Oysa yapay zekâ hiçbir zaman kontrolü eline almadı ki… Hep bir emri yerine getirdi. Ama suç ona atılınca herkes rahatladı. Vicdanlar sustu, hukuk sustu, toplum sustu. Çünkü “bir makine yaptıysa, kimse suçlu değildir.”

“Suçun olduğu fakat suçlunun olmadığı yerde, adalet susmaz; adalet yok edilmiştir.”

@stratejivefikirler

Ve şimdi soralım: Gerçekten kim yönetiyor bu çağın algısını? Fenomenler mi? Siyasiler mi? Teknoloji şirketleri mi?Hayır! Tarihin gördüğü en sinsi organizasyon: Sistemin arkasındaki o görünmeyen küçük azınlık. Onlar, yapay zekâyı suçlu göstererek kendi suçlarını örtüyor. Onlar, ekranları parlatıp zihinleri karartıyor.

“Hakikat, gösterilen yerde değil; gösterilmeyende gizlidir.”

@stratejivefikirler

Ve işte bu yüzden,

Bir ekranı her kaydırdığında,

Bir içeriği her beğendiğinde,

Bir bilgiye her inandığında,

Şunu kendine sor: Bu düşünce bana mı ait, yoksa bana yüklenen bir program mı?

Unutma!

“Zihin kendini korumazsa, algoritmalar acımaz.”

@stratejivefikirler

Bu yazı bir çağrı. Bir uyanış çağrısı. Ve aynı zamanda bir teşekkür: Zeynep İclal…

Benim zihnimi uyandırdığın için,

Bana gerçeği tüm kırılganlığıyla gösterdiğin için,

Sözlerinle sustuğum yerlerde beni yeniden konuşturduğun için…

Sana minnettarım.

Çünkü bazı insanlar bir ömür boyunca konuşur ama hakikati söyleyemez. Sen sustuğunda bile hakikati hissettirdin. Ve bu yazı, senin bana öğrettiğin en derin cümleyle bitsin;

“Kendi aklını teslim edenler, başkasının kölesi olur.”

@stratejivefikirler

Gürkan KARAÇAM

#evlat #yapayzeka #sır #algı #yazılım

Yorumlar

Yorum bırakın