Sessiz Bir Savaşın İçindeyiz: Müfredatla Kodlanan Zihinler ve Küresel Hafıza Soykırımı

(Bu yazımda Türkiye dışında ki eğitim sistemlerinin bilinçli olarak nasıl evrildiğini kaleme aldım.)

İlk kurşun atılmadı.

Ama savaş başladı.

Bir çocuk okul kapısından içeri girdiğinde, cebinde kalem değil, geleceğe kazınacak yeni bir kimlik vardır. Kimin yazdığı meçhul bir senaryonun oyuncusu olur.

Buna “eğitim” diyorlar. Biz “zihinsel kodlama” diyoruz.

“Okul dediğin artık dört duvar değil, dört yönlü bir yazılım merkezidir.”

@stratejivefikirler

Bu çağda tanklar değil, terimler işgal eder. Yabancı kavramlar, yeni ‘norm’lar, ‘özgürlük’ adı altında sistemli bir formatlama işlemidir. Sınıflar, artık düşünce sistemlerinin yeniden kodlandığı modern laboratuvarlardır.

“Kavramları ele geçirenler, zihinleri fetheder.”

@stratejivefikirler

Bugün bir müfredat kitabı açıldığında, yalnızca hangi bilgilerin olduğu değil; hangi bilgilerin dışlandığı da okunmalıdır. Çünkü bilgi eksik verilirse, birey tamamlanmaz; programlanır. Dikkat edin: Hiçbir büyük güç, düşmanına doğrudan saldırmaz. Onu ‘kendi olma’ yetisinden mahrum bırakır. Kimliğini, kültürel hafızasını, kahramanlarını unutturur. Kendi gerçeğinden utandırır. İşte en tehlikeli savaş budur: Düşmanı, düşman gibi hissettirmeyen bir savaş.

“Kim olduğunu unutturan bir eğitim, düşmandan daha ölümcül bir silahtır.”

@stratejivefikirler

Bu planın adı hafıza soykırımıdır.Tarihini, kültürünü, değerini bir çocuğa öğretmeyip, yerine tasarlanmış evrensel ideolojiler yüklerseniz;bir nesli değil, bir milenyumu kaybedersiniz. Müfredata yüklenen “kültürel nötralizasyon” kodları, aslında yeni bir insan türü inşa etme projesidir

Yönsüz birey. Topluma değil, algoritmaya ait. Aileye değil, platformlara bağlı. Geçmişi olmayan, geleceği çizilmiş.

“Yeni nesil artık sorular sormuyor. Onlara hangi soruları soracakları bile öğretiliyor.”

@stratejivefikirler

Peki bu işin arkasında kim var? Bunun cevabı tek bir ülkede, tek bir yapıda aranmaz. Bu bir sistemdir. Adı farklı, amacı aynı: Zihinlerin egemenliği.Uluslararası örgütlerin ‘eğitim reformu’ adı altında dayattığı küresel müfredatlar, gerçekte pedagojik değil, ideolojik projelerdir. Google destekli, UNESCO onaylı, vakıf fonlu… Yani öğrenme değil, kodlama çağındayız.

“Artık her sınıf bir savaş alanı, her ders kitabı bir ideolojik mühendislik aracıdır.”

@stratejivefikirler

Bir zamanlar savaşlar toprak içindi. Bugün zihin toprağı hedefte. Çünkü kim zihinleri ele geçirirse, yeryüzünü o yönetir. Bu yüzden gerçek komutanlar artık kalem tutar. Silahları da terimlerdir: kapsayıcılık, küresellik, çeşitlilik, eşitlik. Hepsi kulağa güzel gelir.Tıpkı bir zehrin bal ile sunulması gibi…

“En güçlü propaganda, doğru gibi hissettirilmiş yanlışlardır.”

@stratejivefikirler

Şimdi düşün: Bir çocuğun tüm hayatı boyunca gördüğü tek harita, onun nerede olduğunu değil, ne olduğunu belirler. Onun dünyası o sayfalardır. Ve bu sayfaları kim yazıyorsa, çocuk ona ait olur.

“Zihin, boş bırakıldığında özgürleşmez. Başkası tarafından doldurulur.”

@stratejivefikirler

SONUÇ

Eğitim masum değildir.Tarafsız da değildir. Bir masa değil, bir mayındır. Ya kendi kodunu yüklersin, ya başkasının algoritmasına teslim olursun. Bu bir yazı değil. Bu bir alarm. Unutma: Zihinlerini teslim edenler, ülkelerini çoktan kaybetmiştir.

“Kalemle yapılan savaşta tarafsız olmak, teslim olmaktır.”

Gürkan KARAÇAM

#eğitim #özgürlük #algoritma #gençlik #çocuk #istihbarat #psikolojikharp

Yorumlar

Yorum bırakın