“Toprak Değil, Kader Birleşiyor: Kıbrıs Türkiye’nin Şehri Oluyor!”

Yeryüzünde bazı topraklar vardır; haritada ayrı dursa da, gönülde asla ayrılmaz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti işte böyle bir yerdir: Ayrı devlet gibi görünse de, ayrı bir millet değildir. Artık mesele haritalarla değil, hakikatle konuşulmalı. KKTC, Türkiye’ye özel statülü şehir olarak bağlanabilir, bağlanmalıdır. Bu, ilhak değil; milletin kendi iç hukukuyla kendi kaderini yeniden yazmasıdır.

“Bu İç Meseledir, Kimseyi İlgilendirmez”

Uluslararası hukuk, her devletin kendi anayasası ve halk iradesi doğrultusunda iç düzenlemeler yapabileceğini kabul eder. KKTC de bir devlet olarak kendi halkına dayanır ve bir halk olarak kendi geleceğine karar verebilir. Bu, uluslararası anlaşmaları ihlal etmez. Çünkü bir halkın kendi anayasasına göre tercihte bulunması, ne Avrupa’yı ne Amerika’yı ne de BM’yi bağlar. Onların sınır tanımaz müdahaleleri bize örnek değil, uyarıdır.

“Kendi iradesiyle yürüyen milletin yolunu harici sınırlar kesemez.”

@stratejivefikirler

Hukuk Ne Der? Millet Ne İster?

BM Antlaşması halkların kendi kaderini tayin hakkını temel ilke olarak tanımlar. KKTC halkı Türkiye ile birleşmek isterse, bu bir haktır. Birleşme kararı, Türkiye’nin iç hukukuna göre yapılır. Referandum, ardından meclis kararı ve son olarak anayasal statü düzenlemesi ile süreç tamamlanabilir.

“Egemenliğin sahibi millettir; haritaya değil, hakikate bağlıdır.”

@stratejivefikirler

Dünya Ne Der? Umurunda Olsun Mu?

Dünyada onlarca örnek var:

Fransa’nın deniz aşırı şehirleri,

Çin’in Hong Kong modeli,

Danimarka’nın Grönland’ı,

ABD’nin Guam’ı,

İngiltere’nin Cebelitarık’ı.

Hepsi, kendi ülkelerinin iç hukukuyla tanımlanmış özel statülü topraklardır. Hiçbiri BM’ye “izin” sormamıştır. Çünkü halkın iradesiyle yapılan iç statü değişikliği, uluslararası müdahaleyi haklı çıkarmaz.

“Devletler arası hukuk, milletin kaderinden üstün değildir.”

@stratejivefikirler

Neden Şimdi? Neden Türkiye?

Çünkü:

KKTC halkı Türkiye’ye hem gönülden hem güvenlikten bağlıdır.

Türkiye, KKTC’ye fiilen zaten askerî, ekonomik ve sosyal entegrasyon içindedir.

Doğu Akdeniz’de jeopolitik denge Türkiye aleyhine çevrilmek istenirken, bu adım oyunu tersine çevirir.

Kıbrıs Türkü artık tüketen değil, karar veren olmalıdır.

“Toprak bir bayraktır, millet onu nerede dalgalandırmak isterse orası vatandır.”

@stratejivefikirler

Nasıl Olur? Ne Kazanılır?

1. KKTC’de referandum yapılır: “Türkiye’ye özel statülü şehir olarak bağlanmak istiyor musunuz?”

2. Türkiye’de TBMM kararı alınır: KKTC’nin özel statüsü belirlenir.

3. Anayasal ve kurumsal geçiş süreci başlar.

4. Uluslararası topluma bilgi verilir ama izin alınmaz.

Böylece:

KKTC, sosyal refah ve altyapı olarak Türkiye seviyesine çıkar.

Türkiye Doğu Akdeniz’de daha güçlü ve yasal dayanaklı olur.

Kıbrıs Türkü, “tanınma bekleyen” değil, “geleceğini çizen” olur.

“Bir milletin kaderi, dünya başkentlerinde değil, kendi kalbinde yazılır.”

@stratejivefikirler

Harita Değişmiyor, Tarih Değişiyor

Bu karar, bir ilhak ya da empoze değil; kendi iç hukukunu kullanan iki kardeşin birleşmesidir. Bugüne kadar ayrı gibi görünen ama aslında hiç ayrılmamış olan bu iki Türk yurdu, artık hukuken de bir olmalıdır.

“Kimi toprak ayrı doğar, ama milletin yüreğinde zaten birleşmiştir.”

@stratejivefikirler

Artık mesele sadece “biz ister miyiz?” değil. Soru şudur:“Bu adımı atmamak, tarih önünde vebal değil midir?”

Gürkan KARAÇAM

#özelstatülüşehir #kktc #türkiye #ingiltere #abd #referandum

Yorumlar

Yorum bırakın